Zorunluluktan taşındığımız yeni evdeki birinci gündüzümde ilk konuğumuz oldu. Kendisinin deyimiyle: Bu iyi! Karşımdaki koltukta, fırsat çıksa da çocuklaşsam diyen olgun bir adam. Tanıştığımızda en…
Aylık Edebiyat Dergisi
Zorunluluktan taşındığımız yeni evdeki birinci gündüzümde ilk konuğumuz oldu. Kendisinin deyimiyle: Bu iyi! Karşımdaki koltukta, fırsat çıksa da çocuklaşsam diyen olgun bir adam. Tanıştığımızda en…
Eylül… Yapraklar dökülüyor yine, bir hüzün kaplıyor içimi yeniden. Gurup ormana düşüyor yine anne. Yeni bir Eylül geldi. Kobani’li Aylan’ı kim hatırlar, kimin umrundadır ki anne? Kaç Eylül geçse,…
İlkbaharın ilk demleriydi. Urfa’da havalar sıcak geçtiğinden, kış pek yaşanmazdı. Soğuk, kar, fırtına yaşanmaz. Nadiren on-on beş yılda bir bazen yoklarmış. Ali ve Şeyhmus ayrılmaz ikili olmuştular. Yedikleri, içtikleri…
Yanağından aşağı Usul usul Ipıl ıpıl iniverdi mağma Geldi durdu gönül dağıma Anne anne anneee!…. Bir şehit babası atlastan avucuyla Ateşin damlaları alıyor haddelerinden… Bu…
Erken gelmek varmış dünyaya İstanbul’a erken gelmek siyah-beyaz sokaklardan sardunyalar akarken mesela çocuklar, gazozlar, ahşap kapı önleri şehrin öfkesini tütsüleyip üflerken vapurlar inmek…
İnsan gönül aynasına bakarken Zaman sınanmamış ustura olur Farkına varmadan keser bir yeri Ilık ılık kan akarken içine Şerha şerha yarılırken dudağı Kendi gözyaşını içiyor…
Eylül hüzün ayıdır. Sözlükler her ne kadar da hüzün; gönül üzgünlüğü, gam, keder, sıkıntı olarak tarif edilmeye çalışılsa da hüzün bu tariflerin ötesinde bir yerde…
Anadolu’nun sarı bozkırlarında gün boyu parlayan güneş günün yorgunluğuna hala direniyordu. Göz kapaklarının gittikçe ağırlaşan uykuya direnmesi gibi… Yavaş yavaş gücü tükeniyor, ufuk çizgisinin ardındaki…
Mahpusluk zor dostum. Hele de otuz yıl ceza almış ve yaşın da on dokuz ise… Zor birader, zor demek bile zor. Girişte göze çarpan F301…
Ey şiiri can damarından devşiren Hayatı şiir gibi şiiri de hayat gibi Can ilmeğine işleyen kelime işçisi Ey güzel sözleri inci gibi nakşeden Dilinin…
1 ne dem baki ne gam baki hüvel baki entel baki bu dünya bir kalmama bakkalıdır tamam mı bakkal baki 2 birer azap şekilleri…
üzülmüş yapraklar gibi köklerini görmek istiyordur varsa bir ağaçtan acılarınız bulutları (dövüp dövüp) morartıyorlar bardaklardan dökülüyor yağmur hep böyle oluyor diye mi yağmuru…
Beyazlarla renklileri birbirinden ayırır gibi Yıkanıyor kirlenen denizlerin yakamozları Musluğu çevirir çevirmez kan akmaya başlıyor Merdaneli bir bakışla yerinden fırlıyor gözbebekleri Araya kemik düşene…
İnsan olma özelliklerimizden biridir akıl, diğer başka özelliklerimizin yanında. ‘İnsan akıldan ibarettir’ diyenler bile olmuştur. Var olmuş olmayı akıldan önce sayanlara elbette önce var olmuş…
Sesimde yeni bir başlangıç susmak için süremin dolduğunu haber verir gibi boynumda kolye olmayan yıllar sınırlar ötesi durakladığım mesai bana başımı kaldırmamı öğret birkaç kelime…
Zamansız olacak belki bu rüzgâr Bulutların oyun oynaş zamanı Aşkla kaynaması yağmur olması Gökyüzüne bakınca hayretim kat kat Her şey olması gerektiği gibi oluyor …
Vapurdasınız… Gökyüzünü üzerinizde, berrak masmavi denizi ayaklarınızın altında hissetmek ve düşüncelerinizin ağırlığından taşıyamadığınız başınızı bir koya gömer gibi cama yaslamışsınız, sanki bir küçük molada tüm…
Seni çok sevmeye niyet eylemiş Eskiden, çok eskiden, ta ilk sözden beri Kapına gelmiş ve divanına durmuş Âcizlerin âcizi, ben; hakirlerin en hakiri Her…
Sevgili Eşim Esengül İmrak için şehri şerh ederken baharlar…
2222ölüyorum gerçek kadar fani gerçek kadar diri gerçek kadar ceset gibi bir hayat geride kalan bugün gibi öldüğüm gelecek bir şimdiki zamanda ileride şimdiki…
Varsın düşman ayaklansın oğul Kuleleri bentleri tutsun, kudursun Kararsın geceler, yarasalar uçsun. Bırak oğul kopsun kıyamet Yansın uykuda toprak Yansın da ümmet uyansın! Yolları…
Etrafındakiler şöyle dursun ailesini dahi gözü görmüyordu. Güzel eşi, bakılmaya doyulamayan evlatları… Kendini işine vermişti Ali Bey. İşinden başkası onun için kocaman bir hiçti. Ayak…
yazıp sildiğim satırlarda konuştum bir ömür boşluktaki buğusuna baktım onların ki öylece dururlar bir yerlerde gönül koysam tekine incinirsin şiirime halel gelir diye düşündüm hep…
22insanın yatağında nehre dönüştüğü çocukluğunun kangrene sardığı vakit hınçla bölüyor elindeki ekmeği yedi kişi oturulan sofrada ağlamak çünkü yelkenleri doldurmuyor naylonun damıtılıp kalp yapıldığı…
1. insan ıslak bir kaldırımda yürürken bir yüzyıl yanılgısı oluyor tozlu kitaplar devriliyor yere insan ıslak bir kaldırımda yürürken üzerinde siyah sevgiler açan bir bardağı…
pembe renkli bir ırmak kıyısında sabırla söylenmeyi bekliyor ağıtlar katran çürüğü gurbet kuşlarıyla konuyor füzenle çizilmiş deniz üstüne rotası kırık ruhların soluklandığı cımbızla çıkarılan…
Allah’ım Çok tanrılı dinlerden düştüm Çeperi ezilmiş ve sağır Saçları boyalı bir hayatın içinde Gölgesi çalınmış bir saksı gibi duruyordum. İnsanlar yaşamanın anlamını tartıyorlar…
Ateş Priştina. Adana. 1975. Hurdacı, sahtekar ve puşt. En nihayetinde senin benim gibi insanoğlu. Göçmen iki ailenin çocuklarının kurduğu yuvanın ilk gözağrısı olarak doğdu.…
gecenin en derin saatinde bir kuytu huymalıkta avcısının koynunda yatan akılsız bir geyiğin uçmak tutkusu ateş beyazı kar sabahı ey kalbim yorgun gecenin kanatlarını…