almira, bozkırın kızı
adı çöllere yakışan kızıl prenses
kim koydu bu adı sana
almira, insan kırılma noktasını
gözlerinden pırıltı ayaklarından direnç
sesinden coşku göçtüğünde yaşar ya!
kırılma almira, sen bir asya çiçeğisin
bak, bozkırın göğünde at kişnemeleri
toynaklar nal sesi koyuyor, yiğitler nam
her gece alnıma bir bûse koyuyor ay
hasretinle büyüdü didem
vuslatınla doğdu güneşim
kameri çevreleyen şu kızıllık
aklımın çemberini bir aşka kasnak kıldı
bozkırın rüzgârına sırtını vermiş güzel
çatık kaşlı al benizli nazlı edalı almira!
kaşlarının arası savaş meydanı hâlâ
kelam bir deryadır, katip bir kaşif
gel götüreyim seni lebideryaya
inci harflere sedef hecelere dal
gümüşten sözcüklere
altından mısralar diz
sesinde çoğalsın şiirin coşkunluğu almira
bursa ipeği narinliğinde zarif kız
züleyha’nın yusuf’a ayan aşkından
yusuf’un köşe bucak sakındığı günahtan
eyyub’un kaçtığı isyandan kaçan almira
ey ruhunun gül kokusundan neşe saçan
sesinden billûr göçmeden
yüreğinden aşk
tünemeden baykuş viran bağlara
kalmadan bülbül
gel kızıl prenses, adı çöllerle özdeş
bak, sana pencereler açtı rabbim oradan.
Latest posts by Abdurrahman Adıyan (see all)
- İbrişim – IV - 23 Ocak 2017
- İbrişim – III - 4 Ocak 2017
- İbrişim -II - 22 Kasım 2016
Bu yazı yorumlara kapalı.