Gözünü açtığında çözülmemişti düğüm
Göğe asılan yıldızlar henüz terk etmemişti yerini
Her yanımız Uhud’du ama duruyordu hepsi salıncak
Gözünün önünde dolaşan keder bulutları ile
Zamana ve mekana ait olan ne varsa hepsini
Tek tek ve bütünüyle geride bırakıyordu keder
Toz bulutu gibi üzerimizde dönüp duran bu kasırga
Bazen bir zam olarak bazen KDV bazen koalisyon
Bazen aşk bazen kâbus bazen müthiş bir imtihan
Takatsiz kalıyordu adımlarımız nefeslerimiz buz
Çinko dam her sallandıkça tepemizde
Yeni bir ihtilâle hazırlanıyor gibi yerküre
Baba sen işte bu gelgitler arasında sayıklarken
Günler geçiyordu geceler uzuyordu ama bilmiyordun
Her gün binlerce hücre hicret ediyordu bedeninden
Kimi Atina’ya kimi Berlin’e kimi Moskova’ya
Kimi Mekke’ye kaçan mahkûmlar gibi
İlk bilgisayarı IBM getirmişti kocaman görmüştün
Tıpkı demiştin insan gibi okuyabiliyor zihnimizi
IBM 650 kaderiniz olacak çocuklar ben okuma da bilmem
Sonra biz bilgiyi kendimiz saydık yıllarca
Ahlâk mesela öğretmedi hiçbir makine buzlu cam dâhil
Sen öğrettin nefesini sayarken bile erdemi ve aşkı
Evlerin tavan arasına kaçan namus gibidir samimiyet
Sevin ve erdemli olun derken bir tek biz duyduk sesini
Ve paylaşın çocuklar ne olursa olsun
Azalan ve çoğalan ne varsa elinizde Allah daha da verir
Bir kış günü kuru mısır püskülü sıcaklığında ülkem
Yeniden üretirken değerlerini ve yeniden
Işkına su yürürken bağda bahçede
Gitmeye bıraktın adımlarını ve dönmemeye
İçimize ısırgan yangını bırakarak gideceğini
Bilemezdik baba çünkü devrim tamamlanmıştı
Televizyon renkliye geçmiş Orhan Gencebay özgür
Yılbaşılar dansözlü olmaya başlamıştı şükür
Rahat mı batsındı cebimiz para görmüştü
Koç teneke yığını serçe şahin kartal hediye etmişti ucuz
Vita kuyruklarında beklemiyorduk gaz sebil
Kimse çalmıyordu komşusunun odununu
Ama baba sen gidiyordun yavaş yavaş
Ve bu gidişin hiçbir şeye tahvil edilemiyordu
Latest posts by Özcan Ünlü (see all)
- Şimdi Biz Tam Da Neye Göreyiz? - 5 Ekim 2017
- İşe Giden Kadınlar - 7 Nisan 2017
- Ben Meseli-29 - 1 Ağustos 2015
Bu yazı yorumlara kapalı.