ben kendimi bir karlı dağ sanırdım su deyip sustum
düşlerimde ırmak olup suretlerimi kıyılara kustum
deneyim sönük bir lambadır güneşin örsünde
mutluluğun acıları da var istesen istemesen de
yosunların rengine kayıtladım şiirimin iç sesini
sular uzağa taşısın diye hüznün bu dilsiz elçisini
şu kurak mevsimi uzanıp yatışından tanırım
biraz yağmur hepimize iyi gelecek ah Tanrım
çözerek saç denizinde uyuyan şilebi
bereketin sularına açılırdın gece vakti
incinmiş bir rüyanın elinden tutarak ben de
kıyıya gelip kalakalırdım belirsizlik içinde
camlara batmış zamanın kuşlarını azatladım
belleğimi o bataklığın acı suyu ile pakladım
hüzne yeni bir seçenek olarak önerip kendini
şiirin tekinsiz huzuruna çıkardı ayak izlerin beni
hızla gidersem kendimle çarpışırım bu yolda
yavaş gidersem başkasıyla, bir derin uğultuda
yürek kentimizin ritmiydi yiten beyaz kuğu
mahzun çocuk gülüşlerinin hatırlatıp durduğu
Latest posts by Tunay Özer (see all)
- Burukluk - 6 Eylül 2017
- Boşluk İlintisizlik Demektir - 3 Mayıs 2017
- Son Bisküvi - 7 Nisan 2017
Bu yazı yorumlara kapalı.